↪Tevhîdî Agorist İslami İdeoloji Tasarımı
1. Temel Felsefe ve İdeolojik Kökenler
Tevhîd (Allah’ın Birliği): İdeolojinin temelini sadece Allah’ın mutlak egemenliği oluşturur. Bu anlayışta dünyevî iktidar ve zorunlu otorite reddedilir; Hz. Peygamber’e bile “işlerinde onlarla istişare yap, sonra Allah’a tevekkül et” (Âl-i İmrân 3:159) buyrulmuştur salaamgateway.com. Kur’an’ın 42. sûresi de müminlerin işlerini “karşılıklı danışarak” yürütmelerini öngörür britannica.com. Dolayısıyla irade toplumun ortak akdine ve şeriat ilkelerine dayanır.
Ümmetçilik ve Dayanışma: İslam, ümmet (topluluk) bilincini ve sosyal yardımlaşmayı öne çıkarır. Kur’an’da “iyilikte yardımlaşın, kötülükte yardımlaşmayın” buyrulur islamansiklopedisi.org.tr; Müslümanlar “en hayırlı ümmet” olarak tanımlanır (Âl-i İmrân 3:110) en.wikipedia.orgen.wikipedia.org. Bu çerçevede cami, vakıf ve gönüllü birliklerle eğitsel, sosyal ve ekonomik ihtiyaçlar paylaşılır; devlet olmadığı için cemaatler kendilerini, eğitimlerini ve yardımlaşma ağlarını güçlendirmeye odaklanır.
Agorist ve Anarşist Etkiler: Politik süreçler yerine tamamen gönüllü ekonomik faaliyetleri savunan Konkin’in agorizmi ve genel olarak anarşist serbest piyasa düşüncesi kaynaklardandır libertarianism.org. Agoristler, aktif siyaset yerine devletin denetiminden uzak bir “karşı-ekonomi” oluşturmayı hedefler; bu anlayışla gönüllü alışverişle özgür bir toplum inşa edilmeye çalışılır libertarianism.org. Benzer şekilde ilk dönem İslam hareketlerinden Kâhirîler, yeni halife seçimindeki merkeziyetçiliği reddetmiş, iktidarı yalnızca şeriata uygun gördükleri liderlere tevdi etmiştir en.wikipedia.org. Tevhîdî Agorist ideolojisi de her türlü zorunlu otoriteyi eleştirir ve toplumdan kaynaklı meşrûiyeti öne çıkarır.
Karşılıksalcılık (Mutualizm): Pierre-Joseph Proudhon’un geliştirdiği karşılıksal ekonomi anlayışı, bu ideolojide önemli bir yerdedir en.wikipedia.orgen.wikipedia.org. Buna göre üretim araçları işçiler tarafından ortaklaşa kontrol edilir; kar, rant veya faiz gibi sömürü biçimleri reddedilir. İşçiler kooperatifler kurarak üretime katılır, karşılıksal krediler (mutual bankalar) yoluyla ekonomik faaliyetler finanse edilir en.wikipedia.orgen.wikipedia.org. Bu modelde “aynî mübadele” ön plana çıkar; yani bir mal veya hizmet karşılığında emek-sermaye kullanım hakkı gibi uygun bir karşılık aranır.
Sol-Libertarya Bağlamı: İslâmî öğretilere uygun olarak işçi dayanışmasını, adil mülkiyeti ve kamusal sorumluluğu vurgulayan sol-libertarya akımlarıyla örtüşür. Sol-libertaryen yazarlar, mülkiyet hakkını hakça karşılama koşuluna bağlar; servet eşitsizliğini esasen devlet destekli ayrıcalıkların sonucu görerek devleti kaldırmayı önerirler en.wikipedia.org. Bu çerçevede esnek mülkiyet (işgal-kullanım) ile küresel topluma tazminat öngören (geoliberteryen) öneriler de incelenebilir.
2. Tevhîd Merkezli Siyasal Sistem
Allah’ın Tek Hakimiyeti: Bu sistemde devlet veya liderler yalnızca Allah’ın vekili konumundadır. Devletin mutlak sahibi yoktur; yönetimin meşruiyeti toplumun razılığından ve Kur’an-Sünnet ilkelerinden gelir. Dolayısıyla zorunlu vergi, askerlik gibi devlete bağımlılık uygulamaları, şeffaflık ve topluluk denetimine tabi kılınır.
Şûrâ Kurulları: Karar süreçleri şûrâ (danışma) yoluyla işler. Erken İslam’da kabile reisleri ve sahabeler, cemaat işlerinde Resûlullah ve halifeler tarafından kurulan şûrâ meclislerine katılmıştır. Kur’an’da müminlere işleri “karşılıklı danışarak” yürütmeleri emredilir britannica.comsalaamgateway.com. Bu modelde her karar genel görüş birliğiyle alınmaya çalışılır; bilirkişiler veya âlimler de karara iştirak eder.
Cemaat Tabanlı Yönetişim: Yerel topluluklar, kendi meclis ve dernekleri aracılığıyla örgütlenir. Merkezi hükümet yerine cami birlikleri, aşiret ağları ve vakıflar gündelik ihtiyaçları karşılar. Örneğin sulh komisyonları veya adalet kurulları (kadı heyetleri) ihtilafları çözer. Devlet mahkemesi yoktur; zira muhtemel anlaşmazlıklarda taraflar dini esaslara uygun olarak uzlaşmaya veya hakemliğe yönelir.
Kanun Kaynağı – Şer’î İlkeler: Yasa koyucu Allah’tır. Hukuk sistemi Kur’an, sünnet ve bunların topluluk ittifakıyla yorumlanmasından oluşur. Uygulamada, toplulukların onayladığı şer’î rehberler geçerlidir; cezaî yaptırımlar yerine tazminat (diyât) ve uzlaşma mekanizmaları kullanılır.
Merkezi Otorite Eleştirisi: Örneğin Kâhiriciler, Hz. Ali – Muaviye tahkiminde benzeri, iktidarın yalnızca Allah’ın rızasına uygun kişilerde olması gerektiğini savunmuşlardır en.wikipedia.org. Bu ideoloji de benzer şekilde “ilim ehli meclisi” dışında devlet imtiyazlarını reddeder. Karar mekanizmalarında seçilmiş veya mutabakatla tayin edilmiş liderliğe izin verilir, ama kalıcı bir zorunlu yönetici pozisyonu bulunmaz.
Karşıt Görüş: Geleneksel İslam siyaset anlayışında devlet ve adaletli hükümdarlık öngörülür; bir değerlendirmeye göre İslam tarihsel olarak güçlü ve sağlıklı devletleri desteklemiş, “anarşi ve kaos” karşısında durmuşlardır dinveilim.com. Tevhîdî Agorist perspektif ise bu görüşü revize ederek her türlü hiyerarşik otoriteye mesafeli durur ve şûrâ temelli, tabandan yukarıya yatay bir organizasyon biçimini savunur.
3. Ekonomik Model
Faizsiz Finansman: Riba (aşırı faiz) kesinlikle reddedilir. Bütün borç-kredi işlemleri, kâr-zarar ortaklığı (mudaraba) veya satış-takdir modeli (murabaha) gibi faizsiz yöntemlerle yapılır. Bu sayede kar amacı yerine ortak refah ve üretim ön plana çıkar. Karşılıksalcı görüşlerde olduğu gibi, tefecilik ve rant-tipi kazançlar haksız kabul edilir en.wikipedia.org.
Rüşvetsizlik ve Şeffaflık: Ekonomik ilişkilerde yolsuzluk yasaktır; örneğin kamu kaynaklarından haksız menfaat temini engellenir. Blockchain teknolojisi bu etik çerçeveye uyacak şekilde şeffaflık sağlar; tüm işlemler kayıtlı ve denetlenebilir olduğundan dolandırıcılık şansı azalır. Tokenleştirilmiş finansal araçlar şeffaf muhasebe ile toplumun denetimine açıktır kcl.ac.uk.
Karşılıklı Üretim ve Değişim: Ekonomi, küçük ölçekli üretici birlikleri ve zanaat kooperatifleri üzerine kuruludur en.wikipedia.org. Üretici kartelleri veya çok uluslu şirketler yerine işçiler, ortak işletmeler kurar ve üretim araçlarına birlikte sahip olur. Her topluluk kendi üretim ağını yaratır; üretilen değer doğrudan topluluk üyeleri arasında adilce dağıtılır.
Zekât/Sadaka Blockchain Sistemleri: Gelir düzeyi nisabın üstündeki Müslümanlar servetlerinin %2,5’i oranında zekât verir patheos.com. Bu zorunlu yardım, blockchain tabanlı sistemlerle otomatikleştirilebilir. Örneğin bir Müslüman, Bitcoin’ine düşen zekâtı doğrudan Bitcoin cinsinden ödeyebilmekte patheos.com. HAQQ blokzinciri üzerinde ise yeni oluşturulan token’ların %10’u “Evergreen DAO” gibi bir insani yardım vakfına yönlendirilmiştir kcl.ac.uk. Böylece, aracısız ve şeffaf bir yardımlaşma modeli sağlanır; insanlık dışı faizsiz sistemle toplu refah artırılır patheos.comkcl.ac.uk.
Gönüllü Piyasa ve Karşıt Ekonomi: Konkin’in tarif ettiği karşı-ekonomi anlayışına göre, devlet müdahalesi olmayan serbest piyasa teşvik edilir libertarianism.org. Gönüllü alışveriş, alternatif para birimleri ve açık pazaryerleri (örn. kripto borsaları) ile ekonomiye devam edilir. “Devletsiz” piyasa, bireylerin karşılıklı rıza esasına göre mal ve hizmet alıp sattığı bir düzen oluşturur; böylece ekonomik eylem, sistem değişiminin kendisini teşkil eder libertarianism.org.
4. Hukuk ve Adalet Sistemi
Cemaat Tabanlı Uzlaşma ve Tahkîm: Yargı dışı çözüm yöntemleri temel alınır. Topluluk üyeleri aralarındaki ihtilaflarda dinî liderler veya hakem komisyonları aracılığıyla barış sağlar. İngiltere’deki Müslüman Tahkim Mahkemesi örneğinde olduğu gibi, taraflar resmi mahkemeye gitmeden anlaşmalarını İslami hukuk çerçevesinde çözebilir en.wikipedia.org. Bu modelde riyâzet kurulmaz; yerine bilirkişiler veya âlimlerden oluşan heyetler işe dahil olur.
Adalet Meclisleri: Kamusal ceza yargılaması yerine, her köy veya cami çevresinde adalet meclisleri kurulur. Kadı yerine seçilmiş ya da görevlendirilmiş içtihatçı âlimler ve kanaat önderleri, ihtilafları İslami prensiplere göre çözer. Sürekli var olan polis ya da ceza sistemi değil, muhtemel topluluk yaptırımları (boykot, tazminat) tercih edilir.
Kanun Kaynağı – İslami İlkeler: Kanun koyucu Allah’tır; yürürlükteki kurallar Kur’an ve Sünnet’ten türetilir. Örneğin bir cinayet halinde fail halkın rızasıyla adi diyat verebilir veya infaz edilebilir. Kısas ve diğer cezalar, topluluğun rızasına bağlı biçimde uyarlanır. Dolayısıyla modern ceza yargılaması yerine, uzlaşı ve tazminata ağırlık verilir.
Güçlükler: Düzenli bir merkezi adalet sistemi olmadığından cezaların standartlaşması zordur. Kan dökülmesi gibi ciddi suçlarda tarafların arabuluculuk yoluyla anlaşması gerekir. Bu durum, daha çok “sulh” (barış anlaşması) ve uzlaşma pratikleriyle aşılmaya çalışılır. Özetle, devlet mercileri yerine topluluk konsensüsü esas alınır; örneğin İngiltere’deki Müslüman Tahkim Mahkemesi, bu ilkeye uygun olarak çalışır en.wikipedia.org.
5. Sosyal Örgütlenme
Ümmet Ağı ve Cemaatler Arası İlişkiler: Coğrafi sınırları aşan bir ümmet anlayışı benimsenir. Tüm cemaatler aynı inanç ve ahlaki değerleri paylaşan küresel bir ağa bağlıdır en.wikipedia.org. Bir camide başlayan yardımlaşma, diğer camilerle koordineli bir hareketle dünya çapına yayılır. Ortak vakıflar, uluslararası eğitim ve sağlık projeleriyle İslam dünyasının refahı arttırılır.
Kadın-Erkek Eşitliği: Müslüman kadının da tıpkı erkeğin gibi eğitim ve örgütlenme hakkı vardır. Cinsiyet ayrımı yerine her bireyin onuruna vurgu yapılır. Örneğin dijital okuryazarlık ve teknoloji eğitim programlarıyla kadınlar güçlendirilir; Women’s Annex Foundation’ın Afganistan’da 55.000 kadına bilgisayar eğitimi vermesi gibi projeler model alınır patheos.com. Kadınlar ekonomi ve yönetime aktif katılımla topluma katkıda bulunur.
Yatay Hiyerarşi: Toplum katmanlara bölünmez. Tüm fertler dinî ve ahlaki uyanışta eşit sayılır. Resmi bir ruhanî sınıf (pâdişahlar, şeyhler) yerine, herhangi bir müçtehid veya eğitimli kişi rehberlik edebilir. Topluluk içi meclislerde erkek-kadın ve genç-yaşlı birlikte karar alabilir. Böylece her kişi hem haklarını hem de sorumluluklarını eşit biçimde korur.
Toplumsal Hizmetler: Eğitim, sağlık, güvenlik gibi hizmetler devlet yerine cemaatlerce organize edilir. Örneğin vakıf destekli kolejler, hastaneler ve sivil savunma ağları kurulur. Kâdir ve toplum ileri gelenleri, bu altyapının sürekliliğini sağlar. Bu sayede sosyal dayanışma güçlenir, üyeler arasında güçlü bir aidiyet duygusu oluşur.
6. Eğitim Modeli
Açık Kaynak Bilgi: Tüm ilmi eserler ve eğitim materyalleri herkese açıktır. İnternet üzerinden erişilen Kuran meâli, hadis veri tabanları ve online fıkıh kaynakları ibadettir. Aralarında “QUL” gibi açık kaynaklı Kuran uygulamaları geliştirilir. Böylece bilgi bizzat Allah’ın emri olarak yaygınlaştırılır.
Madrasa-Hackerspace Kombinasyonu: Geleneksel dinî eğitim merkezleri (medrese) ile modern teknoloji atölyeleri iç içe geçer. Öğrenciler hem fıkıh, tefsir, Arapça gibi klasik dersler alır; hem de kodlama, kriptografi, robotik gibi çağdaş bilimlerle meşgul olur. Camiler ve eğitim merkezleri aynı zamanda tasarım ve üretim yapabilecekleri makerspace’lere (üretim atölyelerine) dönüştürülür. Bu sayede dinî öğrenim ile icat kabiliyeti eşzamanlı gelişir.
Açık Eğitim Kültürü: Bilgi paylaşılarak artırılır. Ücretsiz seminerler, çevrimiçi dersler ve çeviri projeleri (İslam felsefesi, bilim tarihi) düzenlenir. Müslüman öğrenciler tüm insanlığın mirasından yararlanırken katkıda da bulunur. Yaşam boyu öğrenme felsefesi hâkimdir; her yaştan üye bilgi topluluğunun gelişimine katılır.
7. Teknoloji ile İlişkisi
Açık Yazılım ve Şeffaflık: Tüm yönetim sistemleri açık kaynak olarak geliştirilir; kodlar topluluk tarafından denetlenir. Bu yaklaşım, adalet ve güvenilirlik ilkesine uygundur salaamgateway.com. Örneğin blokzincir altyapıları sayesinde her işlem kaydedilir ve geri dönüşümsüz yapılarak yolsuzluk şansı en aza indirilir.
DAO ve Akıllı Kontratlar: Karar alma mekanizmaları blockchain tabanlı DAO’larla yürütülür. Her DAO üyesi oy hakkına sahiptir; çoğunlukla şûrâya benzer demokratik süreçler otomatikleştirilir salaamgateway.com. Şartlar kodda yazıldığı için akıllı kontratlar (akıllı sözleşmeler) İslami hukukun âdil olma ve akde riayet etme ilkesiyle uyumludur kcl.ac.uk. Bu sayede kimse iradesi dışında hükümler koyamaz.
Kripto Para ve Mahremiyet: Dijital paralar devletin fiili para politikasından bağımsızlık sunar. Bitcoin gibi kriptolar, merkezi finans kurumlarına ihtiyaç duymadan tasarruf ve transfer olanağı verir patheos.com. Bu araçlar, müminlerin kasıtlı manipülasyondan korunarak kaynak paylaşmasını sağlar. Ayrıca özel verinin korunması İslam’ın birey mahremiyetine verdiği değerle örtüşür.
Yapay Zekâ ve Adalet Teknolojisi: Veri analitiği ve yapay zekâ, topluluk ihtiyaçlarına uygun çözümler üretmek için kullanılır. Örneğin, topluluk uyumunu izleyen algoritmalar adaletsizlikleri önceden tespit edip öngörüde bulunabilir. Yapay zekâ destekli hakemlik sistemleri ile ihtilaflarda taraflara adaletli kararlar sunulur. Ayrıca, mahkemeler yerine kod tabanlı akıllı sözleşmelerle anlaşma şartları otomatikce uygulanır (ör. kripto tabanlı vakıflar).
8. Tarihsel Referanslar ve Modern Konumlandırma
İslam Tarihinden Örnekler: Medine Vesikası’nda farklı kabile ve dinî gruplar ortak hakları paylaştı. Hz. Ömer dönemi şûrâ meclisleri ve vakıf kurumları adalet ile kalkınmayı sağlamıştır. Erken İslam’da Kâhirîler gibi akımlar devletin sınırlanmasını savunmuş, “eğer en uygun imamı bulamazsanız imamlığı kaldırabilirsiniz” demişlerdir en.wikipedia.org. Bu ideoloji, o dönemlerin karar alma yöntemlerinden ilham alır.
Anarşist Düşünce ile Diyalog: 19. yüzyılda Proudhon, 20. yüzyılda Kevin Carson gibi anarşist ve sol-libertaryen düşünürler mülkü ve sömürüyü eleştirmiştir en.wikipedia.org. Örneğin Carson, işçi kooperatiflerini teşvik etmiş, devlet-ötesi ekonomi modellerini savunmuştur. Günümüzde benzer düşünce sahipleri alternatif belediyecilik, ortak kullanım mülkleri ve platform kooperatifleri üzerinde çalışmakta, topluluk tabanlı ekonomiyi öne çıkarmaktadır.
Güncel Teknolojik Örnekler: Blokzinciri projeleri İslamcı gruplar arasında yaygınlaşıyor. Örneğin HAQQ blokzinciri üzerinde “Evergreen DAO” modeli geliştirilmiş, yeni çıkan kripto tokenlarının %10’u otomatik olarak İslami hayır işlerine aktarılmaktadır kcl.ac.uk. Bu sayede zekat otomasyonu sağlanmış, hayırseverlik şeffaf hale getirilmiştir.
Eleştirel Görünümler: Günümüzde bazı dinî ve siyasi çevreler bu modelin uygulanabilirliğini sorgular. Devlet yanlısı İslamcılar, merkezi otorite olmaksızın toplumsal düzenin nasıl sağlanacağını tartışır. Laikler ise dinî referanslara vurgu yapılmasını eleştirir. Buna karşılık, Tevhîdî Agorist sistemin şeffaflık, yerel özyönetim ve topluluk dayanışması gibi güçlü yanları vurgulanır. Zayıf yönleri ise resmî otorite eksikliğinde ortaya çıkabilecek kaos riskleri ve küresel çapta uygulama zorluklarıdır.
Güçlü Yönler: Bu model, adaleti ve eşitliği dini ilkelere bağlayarak meşruiyet kazanır. Blockchain ve açık kaynak araçlar gibi modern teknolojileri kullandığı için şeffaflık ve denetlenebilirlik sağlar. Karşılıklı yardımlaşma, faizsiz finans ve kadın-erkek eşitliği gibi prensiplerle toplumsal huzuru pekiştirir.
Zayıf Yönler: Merkezi bir otorite olmadığı için, saldırgan gruplar ve iç karışıklıklara karşı etkin savunma mekanizmalarının eksikliği bir sorundur. Hukuk, kabine hâkim olur ve her topluluğun çözümünde farklılık çıkabilir. Ayrıca çoğu Müslüman toplumda bu sistemi destekleyecek yaygın anlayış henüz oluşmadığından, uygulanabilirlik açısından ciddi dirençle karşılaşılabilir.
9. İbn Haldun’un Yöntemsel Mirası: Agorist İslam İçin Tarihsel Bir Kılavuz
İslami Agorizm’in düşünsel temelinde yalnızca çağdaş anarşist iktisatçılar ve serbest piyasacı sol düşünürler değil; aynı zamanda İslam entelektüel geleneğinde tarihsel-toplumsal çözümleme üreten büyük öncüler de yer almaktadır. Bu bağlamda 14. yüzyılda yaşamış olan İbn Haldun, yalnızca bir tarihçi değil; devletin evrimini, iktisadın toplumsal örgütlenmeye etkisini ve otoritenin çöküş mantığını kavramsallaştıran özgün bir düşünür olarak İslami Agorizm için kritik bir rol modeldir.
İbn Haldun’un Mukaddime’de ortaya koyduğu kavramsal çerçeve, devletsiz ama düzenli toplumsal yapılara dair erken bir sosyolojik sezgi taşır. Ona göre siyasi otorite; başlangıçta toplumsal dayanışmadan (asabiyya) doğar, ancak zamanla yozlaşıp yerini zorunlu tahakküme bırakır. Bu döngü, İslami Agorizm’in devlete karşı içsel eleştirisini ve merkezi otorite yerine adem-i merkeziyetçi, kooperatif temelli ümmet ağlarının savunusunu tarihsel olarak meşrulaştırır.
Ayrıca İbn Haldun’un üretim ve mülkiyet anlayışı, agorist ekonominin gönüllü işbirliği temelindeki mikro iktisadi örgütlenmesiyle uyumludur. Ona göre ekonomik faaliyet, bireyin çabası, toplumsal alışveriş ve adil takas üzerinden şekillenir. Bu, hem İslami şeriatın meta ve üretim ilişkilerine dair temel ahlaki ilkeleriyle; hem de karaborsa, dayanışma ağı ve doğrudan değişim temelli karşı-ekonomik direniş biçimleriyle uyum gösterir.
Sonuç olarak İbn Haldun, İslami Agorizm için yalnızca geçmişin bir figürü değil, geleceğin devletsiz ümmet modelini kurmak adına tarihsel ve yöntemsel bir rehberdir. Onun analizleri, hem iktisadi etik hem de otorite eleştirisi açısından bu ideolojinin sosyolojik temelini güçlendirmektedir.
Kaynakça: İlahiyat, anarşizm ve finans literatüründeki ilgili çalışmalar göz önünde bulundurulmuş, çağdaş örneklere yer verilmiştir en.wikipedia.orglibertarianism.orgen.wikipedia.orgsalaamgateway.combritannica.comen.wikipedia.orgkcl.ac.uk
By: M.T.A.
Çok güzel olmuş👏👏👏
YanıtlaSilEllerine sağlık
YanıtlaSilHell yeah, dudes rock
YanıtlaSilhep aklimda ve kalbimde olucaksin cizmeli kedinin bebik hali😔
YanıtlaSilYazdıklarımın en altına sana mesajlar bırakacağım lütfen takip etmeye devam et hayatım😔
Sil